TARİHİN PEŞİNDE AKDENİZ’DEN
EGE’YE MUHTEŞEM BİR ROTA:

Karia Yolu

“Denize dönmek istiyorum! Mavi aynasında suların: boy verip görünmek istiyorum! Denize dönmek istiyorum!” Nazım Hikmet Kulağınızda cır cır böceklerinin sesi, burnunuzda zeytin ve badem ağaçlarının kokusu, bir görünüp bir kaybolan eşsiz deniz manzarasıyla antik yollardan, patikalardan, orman yollarından geçen Karia Yolu Türkiye’nin en uzun mesafeli yürüyüş rotasıdır. Adını 3000 yıllık antik Karya uygarlığından alan, Aydın’ın Çine ilçesinden başlayıp Muğla’daki tüm yarımadaları kapsayan 850 km’lik yol sizi bilindik turistik merkezlerin arka bahçelerinden dolaştırıyor. Koyların mavisinden tepelerin yeşilliklerine, turistik sahil kasabalarından dağ köylerine, patikalardan taş döşeli kervan yollarına, Akdeniz’den Ege’ye, geçmişten günümüze kültürel, tarihi ve doğal güzelliklerle dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Özgün mimarisi ile çok sayıda köyden, el değmemiş koylardan, zeytin ve badem ağaçları ile dolu tepelerden, irili ufaklı kimisi sadece yürünerek ulaşılabilen antik kentlerden geçiriyor. Uluslararası standartlara göre işaretlenmiş ve levhalandırılmış rotada M.Ö. 7000 yılına kadar uzanan kalıntılara rastlıyor, Knidos’tan Amos’a, Halikarnassos’tan Alinda’ya kadar sayısız antik şehir ve isimsiz harabeleri geziyor, Bafa Gölü’nün kuş çeşitliliğini, Yatağan’ın ören yerlerini, Muğla’nın tarihi evlerini görüyor, Gökova Körfezi kıyısında kano ve sörf yapma fırsatı buluyorsunuz.

46 etaptan oluşan rota Bozburun ve Datça Yarımadaları, Gökova Körfezi ve İç Karia olmak üzere 4 ana bölüm ve Muğla Çevresi olarak 1 ek bölümden oluşuyor: İçmeler’den başlayan “Bozburun Yarımadası” bölümünde yol tüm yarımadayı sahil tarafından dolanarak ilerliyor. Hisarönü’nde biten etap toplam 145 km sürüyor. “Datça Yarımadası” bölümünde Eski Datça’dan yola çıkıp yarımadanın burun kısmında bulunan Knidos Antik Kenti’ne ulaşıyorsunuz. Bir yanınızda Akdeniz, diğer yanınızda Ege Denizinin eşsiz manzarasıyla Knidos görülmeye değer. Knidos’tan yukarıya doğru devam eden rota yarımadanın üst kıyısından içeriye doğru ilerliyor ve Akyaka’da sona eriyor. Enfes körfez manzarası, ıssız koylar ve kıvrımlı yollara sahip “Gökova Körfezi” bölümü Akyaka’dan başlayıp sahil şeridini takip ederek Bodrum’a ulaşıyor. Muğla’da başlayıp Aydın’da sonlanan “İç Karia” bölümü ise Bafa Gölü’nün etrafından dolaştırıyor sizi. Karia Uygarlığı’nın başkenti Milas’tan geçen, Beşparmak Dağları manzaralı rota körfezin ortasından yukarı doğru ilerliyor. Ek bölüm olarak bilinen “Muğla ve Çevresi”nde ise rota Akyaka’dan başlayan eski bir kervan yolunun izlerini sürüyor. Bozburun Yarımadası ile benzer rotalara sahip olan bu yolda eski Muğla’dan izlere rastlıyorsunuz.

Ne diyordu “Yürümenin Felsefesi”nde Frederic Gross: “Yürüyüş, türlü ölçüsüzlüklere neden olabilir: Sersemleten aşırı yorgunluk, ruhu allak bullak eden sınırsız bir güzellik, bedenin sınırlarının zorlandığı zirvelerle yüksek geçitlerde yaşanan aşırı sarhoşluk gibi… Yürümek bizi alıp yaşamın düşey eksenine koyar; arzularımız ve dürtülerimiz ayaklarımızın hemen altındaki sele kapılıp gider.” Ruhunuzu allak bullak eden sınırsız güzellikleri yaşayabileceğiniz eşsiz bir rota Karya Yolu.

Serpil K. DALGIN
01 Aralık 2022