Yılın ilk Ankara Kültür Rotaları kapsamında ismini eskiden gürül gürül alkan bir dereden alan Kavaklıdere Bölgesini gezmek üzere Ali Vedat OYGÜR hocamızın önderliğindeki Ankara sevdalısı grubumuz TESK’ in önünde toplanıyor bir kez daha. Haritada belirtilen rotayı takip etmek üzere hocamızın verdiği değerli bilgiler ışığında gezimize başlıyoruz.

Gezimizin en başında Ali Vedat OYGÜR hocamızdan Kavaklıdere’ yi dinliyoruz: Normalde bu dere Oran’da ki Tapu Kadastro Müdürlüğü’ nün bulunduğu yerden doğar, aşağıya doğru inerek İnönü Köşkü’ nün altından kıvrılır Seğmenler Parkı’ nın içinden geçip Kuğulu Park‘a doğru akar ve Tunus Caddesi’ nin bulunduğu yerden ilerleyerek Akköprü’ ye kavuşur. Günümüzde sadece bir semt ismi olarak kalsa da böyle bir derenin bir zamanlar var olduğunu eski fotoğraflardan görebiliyoruz aslında.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – TESK Anıtı
Önünde toplandığımız TESK Binası ise; Türkiye Öğretmenler Bankası Genel Müdürlüğü olarak 1975 yılında inşaa edilir. 1992’ de Banka kapatılınca Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfedarasyonu’ na devredilir. Binanın önündeki heykeller 1998 yılında açılan bir yarışmanın kazananı olarak Metin YURDANUR’ a ait olup; 2001 yılında binanın önüne konulur. Anıtın, en üstündeki Atatürk Heykeli ileriyi ve hedefi gösterir. Sağdaki heykel grubu Kurtuluş Savaşındaki eski İmalat-ı Harbiye esnaf ve sanatkarlarını temsil ederken, soldaki heykel grubu da modern cumhuriyetin okuyan sanatkarlarını temsil eder.

Fotoğraf: Cengiz PAMUK
Şu anki 15 Temmuz Parkı’ nın bulunduğu yerde önceden ilk uçak fabrikasını kuran Nuri DEMİRAĞ tarafından yaptırılan bir köşk bulunmakta idi. Bu köşk 1945 yılında kamulaştırıldıktan sonra Meclis Başkanlık konutu olarak kullanıldı, bir dönem Meclis Başkanlığı görevini de yürüten ve arsanın ilk sahibi olan Mustafa Abdülhalik RENDA tarafından da bu köşk ilk kez kullanıldı. Daha sonraları Halk Evi olarak hizmet veren köşkün, tiyatro kolundan Erkan YÜCEL, Rüştü ASYALI, Can GÜRZAP, Çetin TEKİNDOR, Cihan ÜNAL gibi pek çok ünlü tiyatro sanatçısı yetişmiştir.1980’ de Halk Evlerinin kapatılması ile köşk yıkılarak yerine Milli Egemenlik Parkı şimdilerdeki 15 Temmuz Parkı yapıldı.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – Büyük Ankara Oteli
Büyük Ankara Oteli:
Otelin yerinde de eskiden pek çok yerde olduğu gibi çok özel bir köşk olduğunu öğreniyoruz. Atatürk bu köşkü 1936 yılında ünlü mimar Ernst Arnold EGLI’ ye kendi parası ile yaptırır ve Türk Havacılığına çok büyük katkıları olan, Türk Teyyare Cemiyeti’ nin ilk başkanı, Selanik’ten çocukluk arkadaşı ve silah arkadaşı olan Fuat BULCA’ ya hediye eder. Fuat BULCA 1939 yılında İstanbul’ a taşınınca burayı İspanyol Elçiliğine kiraya verir. Daha sonra da 1954 yılında Emekli Sandığı’ na satar ve Emekli Sandığı da burayı yıkarak yerine Büyük Ankara Oteli’ ni İsviçreli Mimar Marc Joseph SAUGEY’ in planı ile yapar ve 1966 yılında açılır. 2005 yılında da özelleştirilerek Rixos Oteller Grubuna devredilir. Mimar Ernst EGLI’ nin anılarından eserinin yıkılıp yerine otel yapılması konusunda çok ciddi kırgınlıkları olduğunu görebiliyoruz.

Fotoğraf: Cengiz PAMUK – Almanya Büyükelçiliği
Caddenin karşısında sıralanan Büyükelçilik Binalarının her birinin de ayrı ayrı hikayeleri olduğunu öğreniyoruz. En büyük araziye sahip olan büyükelçilik 60.000 metre karelik arazisi ile Almanya Büyükelçiliğidir. Ayrıca şimdiki Dünya Göz ve TV8 Binasının yerinde de 1993 yılından önce yine tarihi bir önemi olan ve Ankara’ nın en şık restoranlarından, Zeki MÜREN’ in de müdavimi olduğu Milka Restoran’ ın bulunduğu çok özel bir binanın yer aldığını yine üzülerek dinliyoruz hocamızdan.

Fotoğraf: Cengiz PAMUK – Milka Restoranın yerine yapılan bina
Demirtaş KAMÇIL ve Rahmi BEDİZ isimli iki ünlü mimar tarafından planlanan ve 1972-74 yıllarında yapılan ilk TRT Genel Müdürlüğü binasının şu an farklı Kamu Kurumları tarafından kullanılmakta olması ve hala ayakta durması biraz olsun içimize su serpiyor. Aynı zamanda hemen yakınındaki 1971-74 tarihli Ankara’ nın en yüksek binası olan Ayhan BÖKE ve Yılmaz SARGIN imzalı Eski İş Bankası binası da dimdik ayakta ve sağlam bir şekilde duruyor hala.


Eski Amerikan Büyükelçilik Binasının karşısında yer alan Ankara Sanayi Odası’ na ait bina da bugün hala bir Sanat Merkezi olarak da değerini koruyor.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – ASO Binası
Şimdilerde “Türk Kızılay Renda Köşkü Kültür Sanat Merkezi” olarak kullanılan binanın hikayesi eskiden Devlet adamlarının sağlıklarında evlerini Kızılay’ a bağışlaması geleneğini hatırlatıyor bize. Köşk aslında dönemin Sağlık Bakanı Dr. Refik SAYDAM ‘a ait olup 1925 yılından 1942 yılında vefatına kadar ikamet ettiği konutudur. Tabi ki o da sağlığında Köşkünü Kızılay’ a bağışlamıştır. Köşk Abdülhalik RENDA tarafından kendi köşkü sağlığında yıkıldığı için kısa bir süreliğine 7-8 ay gibi bir süre konut olarak kullanılmıştır. Bu noktada köşkün isminin Kızılay tarafından neden Renda Köşkü olarak anıldığı çok anlaşılabilir değildir aslında.
Türkiye’ nin 3. Cumhurbaşkanı Celal BAYAR 1924 yılında Ankara’ ya yerleştiğinde Çankaya köşküne gelip giderken atını dinlendirmek için mola verdiği ağaçlıklı bir alanı çok beğenerek satın alır ve bu alana 1950 yılına kadar yaşadığı evini yaptırır. Evin mimarı, Etnoğrafya Müzesinin de mimarı olan ünlü mimar Arif Hikmet Koyunoğlu olup, ev hala sağlam bir şekilde Atatürk Bulvarı üzerinde yaşamaya devam etmektedir.


Fotoğraflar: Cengiz PAMUK, Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU- Celal BAYAR Köşkü
Tunalı’ nın girişinde Kuğulu Parkın içinde Tunalı Hilmi’ nin kızı olan Sevda Hanım ve eşi Cenap AND’ ın 1958 yılında Sevda Hanım bir trafik kazasında vefat edene kadar yaşadıkları evlerini görüyoruz. Evin Mimarı Anıt Kabir’ in de mimarı olan Emin ONAT olup, evin mimarisi Türk ve Alman köy evi karışımı bir mimaride tasarlanmıştır. 1973 yılında ev Sevda Cenap And Müzik Vakfının kullanımına verilmiştir ancak şu an kullanılmamaktadır.

Fotoğraf: Cengiz PAMUK – Sevda Cenap AND Evi
Hocamızdan Ankara’ da iz bırakan bir mimar hakkında da bilgi ediniyoruz, Nejat TEKELİOĞLU Ankara’ da sinemalı apartmanların uzmanıdır. Ankara’ da gördüğümüz pek çok sinemalı binanın mimarı olup, apartmanların alt katlarında yer alan sinemalar da yakın zamanlara kadar aktif olarak kullanılmaya devam etmiştir. Kuğulu Parkın karşı taraflarına düşen Çankaya Apartmanı ve Sineması bunlardan sadece bir tanesidir.
Kuğulu Parkın girişinde yer alan heykelin de ünlü heykel sanatçısı Atilla ONARAN’ a ait 1977 tarihli “Ayakta Öpüşenler” heykeli olduğunu öğreniyoruz. Ayrıca Kuğulu Parkın yanından Tunalı’ ya uzanan Polonya Caddesi isimli yolun da eskiden olmadığı ve o yolu da kapsayacak şekilde Kuğulu Parkın eski adı ile Kavaklıdere Parkının çok daha büyük bir park olduğunu da yine üzülerek öğrenmiş bulunuyoruz. Ayrıca Kuğulu Parkın adını Vedat DALOKAY’ ın 1975 yılında Viyana’ dan getirdiği Viyana ve Ankara isimli iki adet kuğu sayesinde aldığı bilgisini de edinerek yolumuza devam ediyoruz.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – Ayakta Öpüşenler Heykeli
Karum’ un tam karşısında yer alan ve 3 bloktan oluşan İlbank Sitesi apartmanları da 1957 yılında ünlü mimar Fatin URAN tarafından tasarlanan tarihi ve çok özel apartmanlar arasında yerini almaktadır.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – İlbank Apartmanları
Demokrat Parti 1951 yılında iktidarı kazandıktan sonra milletvekilleri tarafından bir yapı kooperatifi kurulur ve kooperatifin adı da Demokrat Partinin iktidara geldiği gün olan 14 Mayıs kooperatifi olarak belirlenir. O zamanlar bağlık olan Çankaya bölgesinde (Arjantin Caddesi, Filistin Caddesi, Nene Hatun Caddesi ve Reşit Galip Caddesi) 160 tane tek katlı ve 2 katlı olmak üzere ev yapılır. Mahallenin adı da 14 Mayıs Evleri Mahallesi olur. Mahalle 1960’ tan sonra Gaziosmanpaşa Mahallesi olur. Bu evlerden bazıları hala ayakta olup, aralarda tek tük örneklerine rastlanabiliyor.


Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – 14 Mayıs Evlerinden Örnekler
Vee geliyoruz Kavaklıdere Şaraplarının hikayesine; şu an Karum’ un bulunduğu yerde çok büyük üzüm bağları bulunuyordu. Sevda TUNALI AND ve Cenap AND çifti bu bağları satın alarak 1929 yılında ilk şarap imalathanesini kuruyorlar. Hatta 1932 yılında Ulus’ta açılan yerli mallar sergisinde Atatürk Kavaklıdere Şaraplarını tadıyor ve çok beğeniyor, sonrasında Kavaklıdere Şarapları herkes tarafından bilinen bir marka haline geliyor. Cenap AND’ ın 1982 yılında vefatından sonra ikinci eşi Ayşe Cevza BAŞMAN AND ve kardeşi Mehmet BAŞMAN tarafından yönetilen Kavaklıdere Şarapları fabrikayı Akyurt’ a taşıma kararı almak zorunda kalıyor. Yerine de daha sonra 1991 yılında Asur dilinde Ticaret Merkezi anlamına gelen KARUM İş Merkezi ve şarap şişesi şeklindeki binası ile Sheraton Oteli açılıyor.


Fotoğraf: Cengiz PAMUK – Karum ve Sheraton Oteli
Karum’ dan ayrılıp dönemin lüks yapıları arasında yer alan Hayat Apartmanı’ nın önüne geliyoruz. 1952 yılında Emin ONAT tarafından tasarlanan apartman içerisinde bütün ihtiyaçların karşılanabileceği büyük bir yapı olması nedeni ile Hayat adını almıştır. Bu kadar eski olmasına rağmen o da hala sağlam bir şekilde yaşayan bir binadır.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – Hayat Apartmanı
Tunalı Hilmi Caddesi üzerinde; caddeye ismini veren 1871 doğumlu ilerici bir kafa yapısına sahip olan aynı zamanda kadın hakları savunucusu Tunalı Hilmi Bey’ in hikayesini dinledikten sonra ilerliyoruz ve Murat BELGE’ nin babası Burhan BELGE ile evli olduğu için bir dönem Ankara’ da yaşayan ünlü yıldız Zsa Zsa GABOR’ un yaşadığı apartmanı görüyoruz. Caddede ilerlemeye devam ediyoruz ve şu an yerlerinde farklı dükkanların olduğu mekanlar hakkında konuşuyoruz. Örneğin, 1955-1975 yılları arasında ilk likörlü çikolatayı yapan Milka Pastanesi, Lale Sineması, 1968-2016 yıllarında faaliyet gösteren Flamingo Pastanesi, Ses Sineması, Nejat TEKELİOĞLU’ nun bir diğer sinemalı apartmanı olan 1967 tarihli Talip Apartmanı ve Sineması, hala tabelası duran Kült Sineması ve Ankara Üniversitesi Öğretim Üyeleri Yapı Kooperatifi tarafından mimari çizimi Demirtaş KAMÇIL ve Rahmi BEDİZ’ e akademisyenler için yaptırılan Üniversite Apartmanı.

Fotoğraf: Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU – Üniversite Apartmanı
Tunalı Hilmi Caddesinden adeta bir tarih tünelinden geçip yürüyerek, gezimizi tamamlıyoruz. Ayaklarımızda günün yorgunluğu ve yaşadığımız şehir hakkında farkındalığımız artmış olarak keyifli sohbetimize sıcak bir çay eşliğinde devam ediyoruz.


Fotoğraf: Cengiz PAMUK
Sevgi KÖYLÜ HALİLOĞLU
Ocak 2025